Futbol Maçlarındaki Seyirci Topluluklarının Sesinin, Hakemlerin Kararları Üzerindeki Etkisi

0 comments

ÖZET

Bu araştırmanın amacı, futbol hakemlerinin kararlarında etkili olabilecek kalabalık seyirci topluluğunun sesinin, hakemlik deneyiminin ve hakemlik seviyesi değişkenlerinin incelenmesidir. Araştırma Ankara Bölgesinde bulunan 149 hakem üzerinde yürütülmüştür. Hakemler, bu araştırma için araştırmacı tarafından özel olarak hazırlanan deneysel ortama alınmışlardır. Deneysel ortamda hakemlerin verecekleri kararları incelemek için, Türkiye Süper Ligi ile Avrupa’daki farklı ülkelerin profesyonel futbol liglerinde 18 pozisyon seçilmiştir. Gerçek futbol maçlarından seçilen bu pozisyonlar hakemlere sesli ve sessiz olmak üzere iki farklı koşulda sunulmuştur. Araştırma grubunda yer alan 149 hakemin 59’u profesyonel liglerde, 90’ı amatör liglerde görev yapmaktadır. Hakemler deneyimlerine göre iki kategoriye ayrılmışlardır. Araştırma grubundaki hakemlerin yaklaşık yarısı (n=74), sunulan pozisyonları maçtaki seyircilerin seslerinin de duyulabildiği “sesli koşul”da, diğer yarısı ise(n=75) seyirci sesinin duyulmadığı (sesin araştırmacıtarafından kasıtlı olarak kesildiği) “sessiz koşul”da izlemiştir. Hakemlerden pozisyonları izledikten sonra 6 saniye içerisinde A-Faul yok B-Faul, sarı kart yok C-Faul ve sarı kart D-Faul ve kırmızı kart seçeneklerinden birisini işaretlemeleri istenmiştir. Bu yapılan araştırmada, hakemlerin sesli ve sessiz ortamlarda verdikleri kararlar arasında genel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı ancak çapraz tablolar incelendiğinde, 16 pozisyonda pozisyonları sesli olarak izleyen hakemlerin daha fazla kart gösterdikleri bulgusuna erişilmiştir. Bu bulgular neticesinde karar vermede kullanılan ipuçlarının çok güvenilir ve açık olmadığı zamanlarda kalabalık sesi gibi ipuçlarının önem kazanabileceği ve bu durumda sesin bilgiden çok bilgi içermeyen ipuçlarına götürebileceği iddiası ile ilişkilendirilebileceği de söylenebilir.
<!–more–>

GİRİŞ

İnsanlar her gün önemli veya önemsiz pek çok karar verirler ve günlük yaşamda gerçekleştirilen her eylemin öncesinde bir karar verme durumu söz konusudur. Bu karar verme eylemleri kişinin hayatını uzun vadede etkileyebilecek olan çok önemli konular, üniversite, iş, evlilik üzerine olabileceği gibi aynı derecede önem arz etmeyen konularla ilgili de olabilir. Eğer kişi rasyonel karar veren bir yapıda ise, soğukkanlı bir biçimde neredeyse matematiksel bir yolla bu kararları verebilir. Her seçeneğin sonuçlarının kazanç ve kayıplarını düşünür ve seçenekleri bir süzgeçten geçirip karara ulaşabilir. Ancak kişiler hayatta her zaman seçenekleri dondurup, böyle sistematik biçimde karar veremezler. Aksine genelde kararları sezgiler ve diğerlerinin düşünceleri merkezli olarak verirler (1).

Karar verme “bir ihtiyacı gidereceği düşünülen bir objeye götürecek birden fazla yol olduğu zaman ya da o objenin bir gereksinimi gidermek için uygun bir hedef olup olmadığı kesin değil iken yaşanan sıkıntıyı giderici bir yöneliş” olarak tanımlanmaktadır (2). Kişinin yerinde ve doğru kararlar verebilmesi, önce seçenekleri doğru algılayabilmesini ve daha sonra da kendi gereksinimleri ile seçenekler arasındaki ilişkiyi kurabilmesini gerektirir (3). Ayrıca karar vermede içinde bulunulan durumun da çok etkin bir rol oynadığı ve verilen kararların içerdiği risklerin de bu durumla doğrudan ilişkili olduğu söylenebilir (4) Karar verme sürecindeki Klasik yaklaşım sırasıyla amacın belirlenmesi, gerekli bilgilerin toplanması, sonuca ulaşılabilecek uygun seçeneklerin yaratılması, kararın verilmesi ve verilen kararın uygulanması ile sonucun değerlendirilmesi aşamalarını içerir. Kişinin bu aşamaları bilinçli olarak uygulaması karar verme sürecindeki hatalarının da farkına varmasına yardımcı olur (5).

Atletik görevler dinamik, karmaşık ve bir noktaya kadarda risk gerektiren durumlar olarak tanımlanabilir. Atletik görevler genellikle kesin olmayan ve örneğin sporcunun stres altında problem çözmesinin beklendiği ortamlarda yerine getirilir. Bir belirsizlik durumunda karar vermek için algılanan sinyallerin oranları karmaşık bir karar verme durumuna neden olur. Bir yarışma ortamında sporcunun anlamlı olan çevresel bilgi ile aldatıcı olanı birbirinden ayırt etmesi gerekmektedir. Böylelikle karar verme ve sporcunun bir sonraki eylemi, sinyal/ses oranına bağlıdır (6).

Hakem, spor organizasyonlarının sorumluları tarafından seçilen ve önceden belirlenmiş kurallar içerisinde yarışmaları yöneten, alınan puanları, galibiyetleri, mağlubiyetleri, cezaları belirleyen kişidir (7). Hakem oyunu yönetir ve kararları nihaidir (bir kural hatası olmadığı veya oyun başlamadan önce yardımcı veya dördüncü hakemlerin uyarıları ile hatalı kararını değiştirmediği hallerde) ve değiştirilemez (8). Bu durum hakemin sahadaki otoritesini sağlar ve yanlış verilebilecek kararları da olası kılar (9).

Hiçbir sporcu sınırlı bir zaman içerisinde tüm potansiyel bilgiyi algılama yetisine sahip değildir. Bu nedenle sporcu gerekli bilgiyi edinmek için seçici olmalı ve yetileri ölçüsünde (bilişsel ve motor) dikkatini en gerekli ipuçlarına (uyarana) yöneltmelidir. Yetenekli atletin optimal performans için gerekli uyaranı daha az yetenekli bir atlete görece daha iyi algıladığı ve bu deneyimin ona anlamlı bir katkıda bulunduğu söylenebilir (5). Futbol hakemliği fiziksel ve bilişsel yönleri olan bir fiziksel eylemdir (10). Modern futbol hakemliği geçmişle karşılaştırıldığında büyük gelişmeler göstermiş ve kararlılık, kendine güven ve ısrarcı olma gibi özelliklerini geliştirmiştir (11).

Avrupa Futbol Şampiyonasında (2000 Yılında), elit hakemler üzerinde yapılan araştırmaya göre bir hakem dakikada en az 2-3 karar verme durumundadır. Bu rakama kendi içinde vermediği kararlar da dahildir (12). Futbol hakemliğinin en önemli yönü, müsabaka esnasında oluşması muhtemel olan gergin ortamlarda yukarıda bahsedilen özellikleri kullanmasıdır (13) . Arka arkaya ve çok kısa zaman dilimi içerisinde karar verme sürecindeki dikkat ve konsantrasyona olan gereksinimaçıktır (14).Ayrıca futbol müsabakası ile ilgili pek çok psikolojik faktör bulunmaktadır ve hakem oyun kurallarını akıllı biçimde uygulamak zorundadır (15).

Hakemlerin kararlarındaki doğruluk derecesini ortaya koymak amacıyla bazı çalışmalar yapıldığı görülmüştür. Nevill (2000), çalışmasında futbolda ev sahibi takımın tribünlerdeki kalabalık seyirci topluluğu ile artan önemli bir avantaj elde ettiği gözlemlenmiştir. Ancak çalışmada kazanma, deplasman takımlarının oyuncularının oyundan atılması ve ev sahibi takımların penaltı kazanması gibi avantajların, seyirci sayısının fazla olduğu Premier League (İngilterenin en üst düzeydeki futbol ligi) ortamında değil 1. lig ortamında daha çok olduğunun saptandığı görülmüştür. Bu sonuçlar kalabalığın belli bir yoğunluğa ulaştığı zaman ev sahibi takımın en önemli avantajı olduğunu göstermektedir. Bu çalışmalar seyirci topluluğunun büyüklüğü ve yoğunluğunun ev sahibi takımın avantajının derecesini etkileyebileceğine ilişkin kanıtlar sunmaktadır. Bu bulguların kalabalığın ya ev sahibi takımın oyuncularının performansını yükselttiğini ya da hakemlerin bilinçaltlarında, ev sahibi takımlar lehinde etkileri olduğunu ortaya koyduğu görülmiştür. (16). Benzer bir çalışma İskoç birinci futbol liginde oynayan takımların kendi evlerinde taraftar desteği ile oynamalarının başarılı olmalarında etkili olduğunu ortaya koymuştur (17). Yine aynı şekilde Portekiz Birinci Futbol liginde de yapılan araştırma kalabalık sesinin ev sahibi takıma avantaj kazandırıp galibiyetini sağlayan faktörlerden biri olarak tespit ettiği belirlenmiştir (18).

Lehman ve Riefman’ın araştırmalarında (1987) yıldız oyuncuların kendi sahalarında oynarken anlamlı bir biçimde daha az cezalandırıldığı saptanmıştır (19). Taraftarların kendi takımlarının başarısında etkin ve çok önemli bir rol oynayacaklarına olan inançları daha coşkuluve etkili bir kalabalık sesi çıkartmaktadır (20). Kalabalığın çıkardığı ses tanısal bir doğruluk içermediği ve çok güvenilir olmadığı için genelde kararlar ev sahibi takımın lehinde sonuçlanmaktadır. Karar verme sürecinde heuristik (kestirme) kullanımını inceleyen benzer bir araştırma da kalabalık sesinin etkin olabileceği yönünde bulgular sunmaktadır. Eğer karar vermede kullanılan ipuçları çok güvenilir ve açık değilse bu tipte ipuçları (kalabalık sesi) önem kazanabilir. Bu durumda ses bilgiden çok bilgi içermeyen ipuçlarına götürebilir. Karar verme sürecindeki olası ön yargı ile ilgili olarak ise, hakem kalabalıktan gelen işitsel bilgiye görsel bilgi kadar önem verebilir ve bu da ev sahibi takım lehinde bir karar dengesizliği oluşturabilir (21). Benzer biçimde futbolcularında yapılan kötü tezahüratlar ile performanslarında düşüş yaşadıkları tespit edildiği belirlenmiştir (22).Bu araştırmanın genel amacı, günümüzde büyük popülaritesi olan futbol oyununda çok önemli bir rol oynayan Futbol hakemlerinin kararlarında etkili olabilecek faktörlerden biri olan kalabalık sesinin incelenmesidir. Bu inceleme neticesinde kararlara etki eden faktörlerin tespiti ile hakemlerin bu yöndeki psikolojik hazırlık süreçlerini daha etkin bir biçimde planlamalarına yardımcı olunabileceği düşünülmektedir.

Bu araştırmanın genel amacı, günümüzde büyük popülaritesi olan futbol oyununda çok önemli bir rol oynayan futbol hakemlerinin kararlarında etkili olabilecek faktörlerden biri olan kalabalık sesinin incelenmesidir. Bu inceleme neticesinde elde edilen bulguların, son derece kritik karar veren futbol hakemlerinin karar verme süreçlerine dair farkındalıklarını arttıracağı ve gelişimlerine oldukça önemli bir katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

YÖNTEM

Bu araştırma deneysel bir çalışmadır. Deneysel yöntem, bilimsel bilgiyi en objektif bir biçimde elde etmeye yarayan bir araştırma yöntemidir. Deneysel yöntem; laboratuar ya da laboratuar dışındaki bir deney düzeneğinde olaylar arasındaki sebep sonuç ilişkilerini belirlemeyi amaçlayan ve araştırmacının öngördüğü hipotezleri test etmeye yarayan bir araştırma yöntemidir. Araştırmacı araştırmayı kurduğu labaratuvar ortamında gerçekleştirmeyi planladığı için deneysel yöntemi seçmiştir.

Araştırma Grubu

Çalışma Ankara Bölgesi futbol hakemleri ile sınırlıdır. Ankara bölgesinde görevli 361 (278 tanesi amatör ligde, 83 tanesi profesyonel liglerde görevli olmak üzere) hakem vardır. Araştırma kapsamında evrenden herhangi bir örneklem almaksızın bu hakemlerin 149 tanesine ulaşılmıştır. Bu araştırma Ankara Bölgesi’ndeki 59’u profesyonel liglerde, 90’ı amatör liglerde görev yapan 149 futbol hakemi ile yapılmıştır. Bu hakemler deneyimlerine göre iki kategoriye ayrılmışlardır. Hakemlik geçmişleri 1-4 yıl arasında olanlar deneyimsiz olarak, hakemlik geçmişleri 5 yıl ve üzerinde olanlar ise deneyimli olarak sınıflandırılmıştır. Bu hakemlerden 74’üne pozisyonlar sesli olarak, 75’ine ise sessiz olarak izlettirilmiştir. Bu şekilde sınıflandırılan hakemlerin her pozisyon için verdikleri kararlar kaydedilerek analiz için uygun veri toplanmıştır.

Tablo 1. Hakemlerin Kişisel Özelliklerine Göre Sıralanması

hakemlerin kişisel özellikleri


Veri Toplama Aracı

Araştırmada kullanılmak üzere Türkiye Futbol Federasyonu EPAK eğitim materyalleri kaynak alınarak, Türkiye Süper Ligi ve Avrupa profesyonel futbol liglerinde oynanmış müsabakalardan 18 pozisyon seçilmiş ve bu pozisyonlar teker teker hakemlere izlettirilmiştir. Bu pozisyonların tümü hakemin derhal karar vermesini zorunlu kılan tipte pozisyonlardan seçilmiştir. Her mücadeleye dair hakemlere 4 karar seçeneği sunulmuş (a-İhlal yok b-İhlal var –Kart gerekmez c-İhlal var– Sarı Kart d-İhlal var – Kırmızı Kart ) ve birisini seçmeleri istenmiştir. Eğer hakem yukarıdaki şıklardan hiçbirini doldurmayıp boş bırakmış ise, (a) şıkkı yani ihlal yok kararında olduğu kabul edilmiştir. Bu yargıya düdüğünü çalıp oyunu durdurmayan hakemin ihlalin olmadığı kararında olduğu düşüncesinden yola çıkılarak varılmıştır. Bu araştırma için kurulan laboratuar ortamında görüntüler A50-106 Satelite modelindeki diz üstü bilgisayar ile VPL-X600U model barco kullanılarak 1.24 * 1.24 m. büyüklüğünde duvara gerilen beyaz perdeye aktarılmıştır. Ses ortama GA4200 model anfi kullanılarak, 300 Watt’lık bir hoparlör ile verilmiştir. Araştırmacı edinebildiği en yüksek teknolojideki ürünleri edinmiştir.

Veri Toplama Yöntemi

Araştırma için 3 farklı tarih belirlenmiştir. Bu tarihlerde antrenmanda hazır bulunmayan futbol hakemleri araştırmaya dahil edilememiştir. Hakemlerin antrenman günlerinde 19 Mayıs Stadında toplanılmış ve kendilerine yapılacak çalışma ile ilgili kısa bilgi verilmiştir. Hakemler, Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği Ankara Şubesinde ve Ankara 19 Mayıs Stadyumu basın odasında oluşturulan laboratuvar ortamına alınmıştır.

Hakemler 7’şer kişilik gruplar halinde hiçbir yorumda bulunmadan sesli veya sessiz gösterimin gerçekleştiği odalara alınmıştır. Hakemlere ekrana gelecek pozisyonlara dair kararlarını, verilmiş olan kağıtlardaki seçenekleri işaretleyerek belirtmeleri söylenmiştir. Hakemlerin tümü hazır olduklarında hepsinin onayı ile gösterime başlanmıştır. Ekranda gösterilen görüntü, her olayın hemen sonrasında ancak hakemin kararının görülmesinin hemen öncesinde 6 saniyelik bir süre için durdurulmuş ve hakemlerden bu 6 saniyelik durdurma esnasında kararlarını belirten seçenekleri kendilerine verilen kağıtlara işlemeleri istenmiştir.

Verilerin Analizi

Araştırmada elde edilen veriler araştırmanın amacı ve verilerin özellikleri dikkate alınarak çapraz tablo ve ki-kare istatistiğiyle analiz edilmiştir. X2 istatistiği kategorik değişkenlerin düzeylerine giren birey ya da nesnelerin manidar bir farklılık gösterip göstermediğini test eden bir istatistiktir. Çalışmada kullanılan X2 istatistiği ise, iki değişken için X2 istatistiğidir. Bu teknik iki kategorik ya da biri kategorik diğeri sıralamalı iki değişken arasında manidar bir ilişki olup olmadığını test eder. İki değişken arasında ilişkinin olması, yani p<.05, bir değişkenin düzeylerindeki cevapların diğer değişkenin düzeylerinde farklılaştığını gösterir. Beklenen değeri 5’ten küçük olan gözenek sayısı % 20’yi aşıyorsa ve araştırmacının denek sayısını artırması mümkün değilse, iİlgili satır ve sütunun düzeylerinde, mantıklıysa, birleştirmeye gidilir (22). Bu çalışmada mantıklı olan birleştirmeler yapılmış ancak yine de beklenen değeri 5’in altında olan gözenek sayıları bazı tablolarda % 20’yi geçmiştir. Satırların veya sütunların çıkarılması araştırmanın ve araştırmacının amacına ters düştüğü için söz konusu yorumlar çapraz tablo üzerinden yapılmıştır.

BULGULAR VE YORUM

Tablo 2. Pozisyonları Sesli ve Sessiz İzleyen Hakemlerin 1-18. Pozisyonlarla İlgili Kararlarına İlişkin Sonuçlar

2
3
4
5

4

Pozisyonun 1’in görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 6,8 ve % 10,7; ihlal var kart gerekmez:% 24,3 ve % 22,7; ihlal var sarı kart:% 45,9 ve % 54,7; ihlal var kırmızı kart: % 23,0 ve % 12,0 olarak gözlenmiştir.2. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 2,7 ve % 8,0; ihlal var kart gerekmez:% 17,6 ve % 24,0; ihlal var sarı kart:% 77,0 ve % 65,3; ihlal var kırmızı kart: % 2,7 ve % 2,7 olarak gözlenmiştir.3. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 45,9 ve % 44,0; ihlal var kart gerekmez:% 51,4 ve % 54,7; ihlal var sarı kart:% 2,7 ve % 1,3 olduğu görülmektedir.4.pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 5,4 ve % 9,3; ihlal var kart gerekmez:% 20,3 ve % 24,0; ihlal var sarı kart:% 54,1 ve % 58,7; ihlal var kırmızı kart: % 20,3 ve % 8,0 olarak gözlenmiştir.5.pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 13,5 ve % 20,0; ihlal var kart gerekmez:% 31,1 ve % 28,0; ihlal var sarı kart:% 52,7 ve % 52,0; ihlal var kırmızı kart: % 2,7 ve % 0 olduğu görülmektedir.

Pozisyon 6’nın görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 1,4 ve % 6,7; ihlal var kart gerekmez:% 28,4 ve % 22,7; ihlal var sarı kart:% 67,6 ve % 70,7; ihlal var kırmızı kart: % 2,7 ve % 0 olarak gözlenmiştir. 7.pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 2,7 ve % 4,0; ihlal var kart gerekmez:% 6,8 ve % 12,0; ihlal var sarı kart:% 77,0 ve % 78,7; ihlal var kırmızı kart: % 13,5 ve % 5,3 olarak gözlenmiştir.8. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 0 ve % 4,0; ihlal var kart gerekmez:% 20,3 ve % 22,7; ihlal var sarı kart: %68,9 ve % 66,7; ihlal var kırmızı kart: % 10,8 ve % 6,7 olarak gözlenmiştir.9. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal var kart gerekmez:% 1,4 ve % 0; ihlal var sarı kart:% 17,6 ve % 21,3; ihlal var kırmızı kart: % 81,1 ve % 78,7 olarak gözlenmiştir.

Pozisyon 10’un görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 4,1 ve % 4,0; ihlal var kart gerekmez:% 27,0 ve % 30,7; ihlal var sarı kart:% 63,5 ve % 64,0; ihlal var kırmızı kart: % 5,4 ve % 1,3 olarak gözlenmiştir.11. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 58,1 ve % 42,7; ihlal var kart gerekmez:% 25,7 ve % 33,3; ihlal var sarı kart:% 12,2 ve % 21,3; ihlal var kırmızı kart: % 4,1 ve % 2,7 olarak ortaya çıkmıştır.12. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 4,1 ve % 5,3; ihlal var kart gerekmez:% 35,1 ve % 30,7; ihlal var sarı kart:% 51,4 ve % 57,3; ihlal var kırmızı kart: % 9,5 ve % 6,7 olarak tabloda görülmektedir.13. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların kategorilere göre dağılımı sırasıyla ihlal yok:% 10,8 ve % 10,7; ihlal var kart gerekmez:% 44,6 ve % 50,7; ihlal var sarı kart:% 29,7 ve % 25,3; ihlal var kırmızı kart: % 14,9 ve % 13,3 olarak gözlenmiştir.14. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranlarının dağılımı sırasıyla ihlal yok:% 1,4 ve % 6,7; ihlal var kart gerekmez:% 23,0 ve % 20,0; ihlal var sarı kart:% 64,9 ve % 72,0; ihlal var kırmızı kart: % 10,8 ve % 1,3 olarak gözlenmiştir.

Pozisyon 15’in görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 13,5 ve % 6,7; ihlal var kart gerekmez:% 10,8 ve % 24,0; ihlal var sarı kart:% 68,9 ve % 61,3; ihlal var kırmızı kart: % 6,8 ve % 8,0 olduğu tablodan görülmektedir.16. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların oranları kategorilere göre sırasıyla ihlal yok:% 8,1 ve % 0; ihlal var kart gerekmez:% 10,8 ve % 5,3; ihlal var sarı kart:% 37,8 ve % 42,7; ihlal var kırmızı kart: % 43,2 ve % 52,0 olarak tabloda yer almıştır.17. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların dağılımı sırasıyla ihlal yok:% 39,2 ve % 49,3; ihlal var kart gerekmez:% 24,3 ve % 24,0; ihlal var sarı kart:% 23,0 ve % 21,3; ihlal var kırmızı kart: % 13,5 ve % 5,3 olarak gözlenmiştir.18. pozisyonun görüntülerini sesli ve sessiz izleyen hakemlerin verdikleri kararların kategorilere dağılımı sırasıyla ihlal yok:% 4,1 ve % 1,3; ihlal var kart gerekmez:% 4,1 ve % 5,3; ihlal var sarı kart:% 33,8 ve % 42,7; ihlal var kırmızı kart: % 58,1 ve % 50,7 olarak gözlenmiştir.

Tablo 3. Bazı Pozisyonlara İlişkin Kararlarla İlgili Ki Kare Testi Sonuçlar

5

Pozisyon 1’in sesli ve sessiz izlenmesinin hakemlerin verdikleri kararlarda büyük farklılıklara neden olmadığı oranların birbirlerine yakınlıklarından anlaşılmaktadır. Bu farklılığın manidarlığına yönelik yapılan ki-kare sonucunda, pozisyonları sesli ve sessiz izlemeyle verilen kararlar arasında manidar bir ilişki olmadığı bulunmuştur (x²= 3,829; p>.05). 4. pozisyonu hakemlerin sesli ve sessiz izlemesinin hakemlerin verdikleri kararlarda büyük farklılıklara yol açmadığı tablodan anlaşılmaktadır. Bu farklılıkların manidarlığına ilişkin yapılan ki-kare sonucu da farklılığın manidar olmadığını göstermektedir (x²= 5,132; p>.05). 13. pozisyonun sesli ve sessiz izleyenlerin kararlarının birbirlerine benzerlikleri dikkat çekici boyuttadır. Başka bir deyişle pozisyonu sesli ya da sessiz izlemeyle verilen kararlar arasında manidar bir ilişki bulunmamaktadır (x²= 0,613; p>.05).

Pozisyon 15’deki tablo değerlerinin sesli ve sessiz izlemeye göre çok değişmediği görülmektedir. Bu pozisyonu sesli ve sessiz izlemeyle verilen kararlar arasında manidar bir ilişki bulunmamaktadır (x²= 5,855; p>.05). 17. pozisyonun sesli ve sessiz izlenmesinin hakemlerin verdikleri kararlarda büyük farklılıklara neden olmadığı oranların birbirlerine benzerliklerinden anlaşılmaktadır. Bu farklılığın manidarlığına yönelik yapılan ki-kare sonucunda, pozisyonları sesli ve sessiz izlemeyle verilen kararlar arasında manidar bir ilişki olmadığı ortaya çıkmıştır(x²= 3,565; p>.05).

SONUÇ

Pozisyonların değerlendirilmesinde pozisyonları sesli ve sessiz ortamlarda izleyen hakemlerin çoğunluğu bir  seçenekte yığılmış ya da birbirine yakın iki seçenekte toplanmışlardır. Bazı pozisyonlarda tüm hakemlerin bir şıkkı hiç işaretlemedikleri görülmüştür. İşaretlenmeyen seçenek genellikle ya ‘İhlal yok’ seçeneği, ya da ‘İhlal var Kırmızı Kart’ seçeneği olmuştur. Bunun, pozisyonun özelliğinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Yapılan araştırma sonucunda, hakemlerin sesli ve sessiz ortamlarda verdikleri kararlar arasında genel olarak manidar farklılıklar olmadığı saptanmıştır.

Çapraz tablolar incelendiğinde iki pozisyon haricinde (11 ve 16. pozisyon) diğer 16 pozisyonda da pozisyonları sesli olarak izleyen hakemlerin pozisyonlarda, pozisyonları sessiz olarak izleyen hakemlere göre daha fazla kart gösterdikleri tespit edilmiştir. Yani aynı pozisyon için sesli ortamda karar veren hakemler sessiz ortamda karar veren hakemlerden daha fazla kırmızı kart veya daha fazla sarı kart göstermişlerdir. Pozisyonları sesli ve sessiz izleyen hakemlerin oyunu durdurma eğilimine bakıldığında, 11 pozisyonda “ihlal yok” kararını verip oyunu durdurmayanların sayısı sessiz ortamda pozisyonları izleyen hakemlerin lehine daha fazladır. Geri kalan 7 pozisyondan 3’ünde rakamlar birbirine yaklaşık denk iken, 11, 15, 16 ve 18. pozisyonlarda ise bu farklılıklar sesli ortamda pozisyonu izleyen hakemlerin lehinedir. Bu sonuç da daha önce belirtilen sesli ortamda maçı izleyen hakemlerin daha katı cezalandırma eğiliminde olduklarını desteklemektedir.

Sesli ve sessiz ortamlarda verilen kararların analiz sonuçlarının Evans ve Bellon’ın (2000) aktardığı İngiltere Premier Liginde yapılmış olan benzer bir çalışma ile ortak sonuçlar ortaya çıkardığı söylenebilir. Benzer bulgular Nevill ve arkadaşlarının (2000) yaptığı araştırma sonucunda da desteklenmektedir. Bu bulguların Tversky ve Kahneman’ın (1974) ortaya atmış olduğu, karar vermede kullanılan ipuçlarının çok güvenilir ve açık olmadığı zamanlarda kalabalık sesi gibi ipuçlarının önem kazanabileceği ve bu durumda sesin bilgiden çok bilgi içermeyen ipuçlarına götürebileceği iddiası ile ilişkilendirilebileceği de söylenebilir. Bu noktada deneyimin performans ile ilişkili gerekli bilginin analiz edilişinde etkili olduğu söylenebilir. Bilgiyi tanımladıktan sonra, algısal mekanizme seçici dikkat ile algılanan algılanan ve gerçekleştirilecek performans ile ilişkili bilginin çoğunluğunu kontrol eder ve ilgisiz bilgiyi dikkate almaz. Bu noktada birey ne kadar deneyimli ise bu işlemin tamamlanması da o kadar hızlı ve etkili olur. Casajus ve Castagna (2007) hakemin oyunu yönlendiren bir orta saha futbolcusu kadar psikolojik baskı altında olduğunu ortaya koyan araştırma bulduları ortaya koymuşlardır (24). Bunun yanı sıra Weston ve arkadaşları (2011), hakemin bu psikolojik stresin yanı sıra hızlı oyuna ayak uydurmak için yaşadıkları fiziksel stresi de ortaya koyan araştırma verilerine erişmişlerdir (25). Sonuçların bu yönde çıkması futbol oyununda yoğun baskı altında ve çoğunlukla heuristikleri kullanarak karar veren futbol hakemlerinin, kalabalık sesini en ciddi ipuçlarından birisi olarak dikkate aldığının bir göstergesidir. Bu ipucu dışında oyuncuların gelişen pozisyon sonrasındaki reaksiyonlarının da kalabalaık sesi gibi etkili olduğu görüşü ortaya atılabilir.

Kaynaklar
1-Baron, R. A. (1995). Psychology , Third Edition, A Simon&SchusterCompany MA.
2-Kuzgun, Y. (2000). Meslek danışmanlığında kuramlar ve uygulamalar. Ankara : Nobel Yayın Dağıtım.
3- Bakırcıoğlu, R. (2000). İlköğretim ortaöğretim yükseköğretimde rehberlik ve psikolojik danışma (beşinci baskı) Ankara: Anı Yayıncılık
4-Morgan C. T. (1974). Psikolojiye Giriş , sayfa 397-399 ,273 McGraw-HillBookCompany, New York.
5- Adair, J. (2000) Karar Verme ve Problem Çözme, Çev. Kalaycı Nurdan. , Syf 17-18, Gazi kitabevi, ANKARA
6-Tenenbaum, G. ve Eli, M, B. (1993). Decision making in Sport : A cognitivePerspective. Handbook of Research of SportPsychology (İçinde) MacmillanPublishing Company New Yard.
7- Cengiz R. ,Pulur A., Futbol Hakemlerinin şiddet olaylarına bakış açıları üzerine bir araştırma. Atatürk Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi Sayı:1.
8- FIFA, (2004) .Futbol Oyun Kuralları. Avşaroğlu Matbaası, İstanbul.
9-Ekblom B. (1994). Handbook of Sports Scienceand Football. BlackwellScientificPublication, Oxford, syf. 100.
10-Cel, A. , (1994). Hakemlik Psikolojisi, (çev. : A., Kin), Futbol bilim ve Teknoloji Dergisi , Sayı :1 , sf.21-23.
11-Mckeon, D. (2003). The Football Referee, January 2003, sayfa 8 , TheReferees’ Association, UK.
12-Helsen W., Bultynck, J (2001).The road to Excellence Fitness Training for Top Referees. Department of Kinesology,
Cathoilek University, Luven, Belgium.
13-Ratmatpenah, M., (1997). A Critical Look at the Quality of Our Soccer Officials. Central Methodist College (MO).
14-Evans, R. ve Bellion, E. (2000). For The Good of the Game. YouthSports International, California, USA.
15-Sellin E. (1992). The Psychology Of Soccer Officiating. TheReferees’ Associationunrevised magazine, UK.
16-Nevill, A. M. , Balmer. N. J. ve Willimas A. M.(2000). The influence of crowd noise and experience upon refereeing decisions in Football. Psychology of Sport And Exercise Elsevier Science http://else.hebis.de/cgibin/sciserv.pl?collection=journals&journal=14690292&issue=v03i0004 (Erişim tarihi Mayıs 2005).
17-Cox R. L., Stavros L. (1998). Home Advantage in Football: ThePerceptions of Professional Players,Moray House Institute of Education. Heriot-WattUniversity,Scotland.
18-Silverio. J, Tendais I., Almeida G. (2003). Home Advantage in PortugueseBook of Football. 5th World Congress on ScienceAndFootball,Lisbon 11-15 April 2003,Abstracts, AbstractNr: PA14-05 , s.116.
19-Lehman, D. R. ve Reifman, A. (1987). Spectator influence on basketball officiating. Journal of Social Psychology, 127, pp. 673-675.
20-Wann, D. (2001). SportFans : The Psychology and Social Impact of Spectators. Routledge .
21-Tversky, A. ve Kahneman, D., (1974). Judgement under certanity: Heuristics and biases. Science , 185, s.1124-1131.
22- Arslan C., Ramazanoğlu F., Yıldırım E. , Karahüseyinoğlu M.F. (2003). Amatör ve Profesyonel Futbolcuların Seyircilerden Etkilenme Faktörlerinin Araştırılması. Uluslarası Spor Bilimleri Kongresi, 17-20 Ekim 2004, Antalya, Kongre CD’si.
23- Büyüköztürk, Ş. (2004). Sosyal Bilimler için Veri Analizi El Kitabı. Pegem A Yayıncılık, Ankara.
24-Castagna, C., G. Abt, et al. (2007). “Physiological aspects of soccer refereeing performance and training.” Sports Medicine 37(7): 625-646.
25- Weston, M., B. Drust, et al. (2011). “Intensities of exercise during match-play in FA Premier League referees and players.” Journal of Sports Sciences 29(5): 527-532.

Paylaş:
error: Content is protected !!